Zihnin yarattığı her problemi zihin ile çözemezsin

Zihin bir araç. Çok önemli, güçlü ve gerekli bir araç. Hem kendi hayatımız hem de hayatla ilgili derin düşüncelere dalmamız, analizler yapmamız, planlar yapıp kararlara varmamız gerekir. O yüzden düşüncelerimizi gözlemlemek, ayırt etmek, gerektiğinde sorgulamak, ayıklamak ve onlara çeki düzen vermemiz önemlidir.

Ancak düşüncelerin yetersiz kaldığı, kendi içinde sarmala düştüğü ve doğru araç olmadığı durumlar vardır.

Zihin bazen kendisinin çözemeyeceği sorunlar yaratır. Bir sonuca varma ve her şeye bir anlam yükleme saplantımız bizi bazen kısır döngüye sokar. Ucunu getiremediğimiz düşünce silsilesi bize ağır gelmeye başlar.

Zihnin çözüm bulma takıntısı, arada bir kendine gerçekte olmayan sorunlar yaratır.

Dolayısıyla bazen de zihni bırakmak gerekir. Sorunları yarattığımız düşünsel düzlemin ötesine geçmek ve daha sessiz kalmamız gerekir.

Düşüncelerin ötesinde, daha üstbilişsel, sezgisel ve deneyimsel bir bilinç alanı var. Kavramsal düşüncenin, matematiksel mantığın, kelimelerle ifadenin ötesinde bir mevcudiyet ve farkındalık alanı. Daha sessiz ama daha yüksek bir dikkat alanı.

Zihin bilinç repertuarında bir araç. Derin düşüncelere dalalım, sorgulamalar ve çözümlemeler yapalım, tefekkür edelim ama içinde kaybolduğumuzu fark ettiğimiz an dikkati daha sessiz bir alana çekmesini de bilelim. Böylelikle hem zihne kendisini toparlaması için bir alan tanımış olalım, hem de bu yüksek oluş halinin tadını çıkaralım.